23 Mayıs 2021 Pazar



“Evlerin saat beş olma hali

Ben yorgunum anlamaktan

Bir duvar, bir tebeşir gibi yazmaktan yazılmaktan.”

21 Mayıs 2021 Cuma

Hiç..

Ben artık neye, nasıl tutunacağımı bilmiyorum.
Neyi tutsam kül oluyor, toz olup uçuşuyor sanki..
Dinlediğim müzikler bile sonsuzluğun içinde sessizliğe gömülüyor
Bir tek ben duyuyorum onları
Ben bir tek onları duyuyorum
Geri kalan her şey sessiz gibi
Zaman içinde defalarca kez kullandığım ''Bir yaprak gibi oradan oraya savrulma'' tabirinin anlamını ilk kez bu kadar net anlıyorum.
Ben öylece duruyorum..
Ben öylece koşuyorum..
Ben öylece yürüyorum..
Ben sürekli çabalıyorum
Zaman sürekli geçiyor
Ve o kadar hiçbir şey olmuyor ki..
Olumsuzluklar da mutlu edermiş insanı
Ben hiçlikten ölüyorum 
Zaman geçerken ve 'hiç'liğin tam ortasındayken 
Akan hayatın,
Geçen zamanın rüzgarı sildi renklerimi.
Hiçbir şey ekleyemedim üstüne.. Tek renk dahi katamadım..
Belki ben katamadım.. Belki.. 
Belkisini bilmiyorum olmadı..
Son zamanlarda hep hayal ettiğim bir şey var:
Ölürsem mezarımda sevdiğim şiirlerin okunması, müziklerin dinlenmesi..
Şiir okumak için vesile olması mezarımın.. Edip Cansever'lerin rüzgara karışması..
Bir insan bu kadar sevilir mi acaba? Mezarında şiir okunabilecek kadar?
Ben bunun cevabını bilmiyorum artık.
Kafam darmadağınık.. Renkler yok.. 
Ben artık sebep bulamamaktan yoruldum..